DİŞ HEKİMİ KORKUSUNUN SEBEPLERİ

  • 0

DİŞ HEKİMİ KORKUSUNUN SEBEPLERİ

DİŞ HEKİMİ KORKUSUNUN SEBEPLERİ

1.Çevresel Faktörler

Anne ve babalarla beraber okul ve çevresindekilerden çocuklarımızın yanlış duyumları.

2.Yanlış Deneyimler

Bazı diş hekimliği hizmetleri uygulamalarını çocuğun uygun olmayan şartlarda gözlemlemesi ve açıklama yapılmadan çocuklar da korkuya ortam hazırlanması;

a)Çocuk psikolojisine uygun olmayan hekimler ile çocuğun yaşadığı ve ömür boyu unutamayacağı kötü bir deneyim yaşamasıdır.

b)Çocuk Diş Hekimliği; Çocuk psikolojine uygun mekan, dekorasyon, müzik ve personel ile bu eğitimi almış sevgi ve sabrı diş hekimliğinde birleştirmiş uzman ya da istekli diş hekimleri yapmaktadır.

c)Çocuklar asla ve asla diş hekimine ilk ziyaretlerinde tedaviye başlamamalı, sadece tanışma, ortam ve aileleri tanıma, onlara sıcak ve sevgi dolu bir karşılaşma hazırlanmalı ve asla tedavilere zorlanılmamalıdır. Yapılacak tedaviler ve kontroller çocuklara detaylara inilmeden basitçe, ailelere ise tüm detayları ile anlatılmalıdır. Çocuğun korkuya kapılmasına sebep olacak tüm davranışlardan uzak durmalı ve onlar oyun ortamında dikkatini çekecek objelerle oyalanmalı ve ortam sevdirilmelidir.

ç)Tedavilere geçildiği zaman seanslar çok kısa tutulmalıdır. Çünkü çocuğun ağzını korkmadan açık tutması uzun süreli değildir. Bu kısa seanslar da ise en kolay ve acısız işlemlerle başlamak çocuğun güvenini sağlayacaktır ve hekimle olan ilişkilerini pekiştirecektir. Böylece çocuklarımız diğer işlemleri için kendi istekleri ile tekrar koşarak geleceklerdir.

3.Ailesel Faktörler

Türk aileleri çocuk eğitiminde çok yaygın olarak çocuklarına bazı istediklerini korkutarak yapmalarını sağlarlar. Bu yöntem çok yanlıştır. Örnek yaramazlık yapma dişçide iğne yaptırırım, dişini çektiririm, doktor sana iğne yapar, yemeğini çabuk ye çabuk gibi. Bu aile tipinde çocukların ağız ve diş sağlığı hekim-hasta ilişkilerini normale döndürmek çok zor ve uzun sürer. Nadiren ideal hekim-çocuk ilişkilerinin sağlanamadığı durumlar oluşur. Bu şartlar da bu çocukların ağız ve diş tedavileri çok özel yöntemler (genel anestezi) altında ya da sedasyon ile ameliyathane ortamında uyutularak sağlanabilir. Bu ortam aileler ve hekimler tarafından en son çare olarak sunulur. Başka çareler bulunmayıp tüm imkanlar denendikten sonra bu yöntemde amaç çocuğun ağız ve diş sağlığının düzenlenmesi, genel bünyesini etkileyen apse, iltihaplar yaygın çürüklerden kurtulmasını ve en önemlisi ise yapılan işlemleri çocuk hatırlamayacağı için psikolojik kalıcı korkular yaratmadan tedavi sonlandırılır.

Çevresel, ailesel ve yanlış deneyimlerin ortaya çıkardığı çocuktaki korkuyu önce aileler çocuklarına doğru bilgi vererek duyumlarının ya da gördüklerinin kendileri ile ilgili olmadığını doğru anlatarak, diş hekimlerini onlara sevimli göstermeleri ve anlatmaları şarttır. Çünkü çocuklar bu hekimler ile uzun süre 4-16 yaşlar arası ve sonrasında ki yıllar da birlikte olacaklardır.

İkincil olarak çocuklar da bu korkuyu yenmek; Bu bireylere uygun mekan, dekorasyon, müzik, eğitimli personel deneyimli sabırlı sevgi dolu ve modern diş hekimliği ile donanmış istekli ve uzman hekimlerin gayretleri ile oluşabilir. İşte bunlar çocuk ağız ve diş sağlığının genel kurallarıdır. Biz erişkin insanların geçmişimizde yukarıda bahsedilen konuların bir ya da bir kaçı ile kötü anılardan dolayı hala korkularımız devam eder. Tedavi ettirmeyerek uykusuz gecelerin sayısını sayamayız ve sonuçta çoğumuzun ağzında gecikmeden kapanan ve çektirdiğimiz dişlerimizin boş kalan yerleri ile yemekler de zorlanmaktayız. Ya da artık çok zor da kalarak yaptırdığımız ağzımızda bir ya da birkaç dolgumuz vardır. Bu sebepten çoğumuzun çiğneme ve öğütme sorunları mide hastalıklarına dönüşmüş durumdadırlar. Aileler ve hekimler bu sorunları birlikte zaman içerisinde sabırla başarılı bir şekilde çözebilirler.


  • 0

Ağız Kokusundan Kurtulun

Toplumlarda çok yaygın olan ağız kokusu kişinin hem kendisini hem de çevresini rahatsız eden dolayısıyla sosyal yaşamı olumsuz etkileyen bir rahatsızlıktır. Ağız kokusu yiyecek içecek veya vücuttaki fizyolojik olaylardan kaynaklı geçici bir durum olabileceği gibi bazı hastalıkların belirtisi de olabiliyor. Son durum patolojik ağız kokusu olarak da adlandırılır. Tedavi için öncelikle ağız kokusuna yol açan etmenler ortadan kaldırılması gerekir.
İster fizyolojik ister patolojik olsun, ağız kokusuna meydan vermemek veya var olan ağız kokusundan kurtulmak için alınacak bazı tedbirler, izlenecek bazı yollar vardır. Bu tedbirlerin çoğu genel vücut sağlığı için her insanın yapması gereken gündelik basit uygulamalardır. Ağız kokusuna meydan vermemek için yapılabilecek on farklı uygulama burada özetlenmiştir.

Ağız temizliğini ihmal etmeyin
Yemeklerden sonra diş fırçalamayı hiç ihmal etmeyin. Bu işlemi yaparken dilinizi de fırçalayın. Çünkü ağız kokusu problemlerinin % 90’ı ağız içi sebeplerden kaynaklanır. Ağız içi kaynaklı kötü kokunun da % 50’si dil yüzeyinde biriken eklentilerden, yani dilden kaynaklanır. O halde ağız kokusunun giderilmesinde ilk yapılacak iş ağız temizliğidir. Ağız temizliği, ağız kokusu problemi yaşayan hastalara uygulanacak tedavi aşamalarının ilk halkasını oluşturur.

Alkol ve sigaradan uzak durun

Sigara hem kendine özgü kötü kokusu nedeniyle doğrudan hem de tükürük salgısını azaltıp ağız kuruluğu yaparak dolaylı yönden ağız kokusuna yol açar. Alkol ve sigaranın kötü kokuları yanında diğer zararlarını da düşünerek bunlardan kurtulmanın yollarını arayın.

Diğer taraftan turp, soğan, sarımsak, çeşitli baharatlar kendine has kokuları olan yiyeceklerdir ve ağız kokusuna yol açarlar. Cami gibi, insanların toplu olarak bulunduğu mek​a​nlara giderken bu tür yiyeceklerden uzak durun.